5 Nisan 2010 Pazartesi

Savarona



 Bu konu ile ilgili ne yazacağımı bilemediğim daha doğrusu böyle bir hadsizliği içime sindiremediğim için yazamadım. AtaTürk bu ülke için neler verdi saydıkmı hiç... AtaTürk ömrünün çoğunu savaşarak geçirdi. Mücadele ederek geçirdi. Bir ülkeyi kurtarmak, eğitmek, medenileştirmek, yüceltmek için ömrünü feda etti.

 Yazmakla bitmeyecek kadar çok AtaTürk anlatılamayacak kadar çok... Birileri resimlerini indirdi, onu karalamak için filmler yaptı. Onun kurduğu ve yücelttiği bu ülke de onu sevmediğini söyledi. Bununla övündü haklı da görüldü. Doğruydu ya birini sevmek seçimdi. Ama o sadece biri değildi. Hadsizliklere göz yumuldu...
  
 Onun makamına layık olmayanlar onun kurtardıkları tarafından yüceltildi. Onun kurtardığı, gururlandırdığı, yücellttiği ülkeyi eski halinde hayal eder oldular... Bunlara da göz yumuldu iki yorum bir haber. Kitaplara ''Nutku'' bile değiştirilerek konuldu. Sözleri herkesin keyfine göre yorumlandı. Ne umdu ne buldu diyebiliriz aslında...
  
 Bize emanet ettiği ülkeye sahip çıktık ta Savarona kaldı desenize. Bizim benliğimiz Amerikalılara, ruhumuz araplara, gururumuz iki çuval kömüre satılmadı mı? Savarona en büyük düşmanlarımızın eline geçti çok mu zaten teker teker almadılarmı elimizden en kıymelilerimizi. Bu gidişe dur demeyen herkes bir daha baksın Atasının fotoğrafına tabii ki yüzü kaldıysa...

Yılmaz Özdilin köşe yazısını yayınlıyorum okumayanlar için;

Alırsak, ülke iflas eder...

Cumhurbaşkanı, Mercedes'e biniyor.

2 tane uçağı var, limuzini var.

Başbakan, Mercedes'e biniyor.
2 tane uçağı var, helikopteri var.
Meclis Başkanı, BMW'ye biniyor.
Başbakan yardımcıları, Mercedes.
Maliye Bakanı, Mercedes.
Ekonomi Bakanı, Mercedes.
Savunma Bakanı, Mercedes.
Enerji Bakanı, Mercedes.
Bayındırlık Bakanı, Mercedes.
Ulaştırma Bakanı, Mercedes.
Kültür Bakanı, Mercedes.
Sanayi Bakanı, Mercedes.
İçişleri Bakanı, Mercedes.
Dışişleri Bakanı, Mercedes.
Eğitim Bakanı, Mercedes.
Sağlık Bakanı, Mercedes.
Tarım Bakanı, Mercedes.
Orman Bakanı, Mercedes.
Adalet Bakanı, Mercedes.
Aile Bakanı, Mercedes.
AB Bakanı, Mercedes.
Spor Bakanı, Mercedes.
Diyanet Bakanı, Mercedes.

*

Genelkurmay Başkanı'nın uçağı var.
Generaller, komple Mercedes.
MİT Müsteşarı'nın uçağı var.
Sivilanıt'a Audi aldılar.

*

Anayasa Mahkemesi Başkanı?
Mercedes'e biniyor.
Yargıtay Başkanı Mercedes'e biniyor.
Danıştay Başkanı Mercedes'e biniyor.
Sayıştay Başkanı Mercedes'e biniyor.

*

YÖK Başkanı, Mercedes.
RTÜK Başkanı, Audi.
Valiler, Mercedes, 4x4 cip.

*

87 bin 130 makam aracı var.
Belediyeleri ekle...
125 bin makam aracı.

*

Zavallı Almanya'da 11 bin.
Gariban Japonya'da 10 bin.
Yoksul Fransa'da 9 bin.

*

Her gün 110 milyon dolar faiz
ödüyor Türkiye... Her ay 3.3 milyar
dolar... Her sene 39.6 milyar dolar.

*

Savarona satılık bu arada.

*

“Bir çocuğun oyuncağını bekler gibi heyecanla beklemiştim onu” dediği Savarona... 22 milyon dolar.
(5 saatlik faiz...) Arap talip. “Sizde para yok galiba, ben alayım bari” diyor.

13 yorum:

  1. Bu ülkede Arapların almasını daha çok isteyenler var bu yüzden alınabileceğini sanmıyorum..ama konuya güzel dokunmuşsunuz.

    YanıtlaSil
  2. Canım,
    ülkemde ki şimdiki moda Atatürk'e karşı olmak, Ona karşı durmak. Yok insan Atatürk'ü ortaya çıkarmak, yok hatalarını anlatmak.
    Ama ne yaparlarsa yapsınlar.Atatürk sevgisi öylesine içimize işlemiş ki, kimse değiştiremez. Fakat değerlerimize sahip çıkmak konusunda maalesef çok gerilerdeyiz.
    Bir resme bir sürü para verenler(asla buna da karşı değilim,isteyen istediği güzelliği elbette alabiklir)böylesine geçmişimizde önemli yer tutan gemi için tırnağını bile oynatmıyor. Ama küçük öğrenci harçlıklarını toplayarak öncülük yapıyor ve başka ülkeye satılmasına izin vermiyor. Böylesine karmaşık bir ülke olduk. Ama geçmişine sahip çıkamayanlar,geleceğine hiç sahip çıkamazlar.
    Devlet lalelere para bulabilkiyor ama bu kadar gerekli bir şeye bulamıyor.
    Yazsak hiç bitmeyecek bir konu. Kalbim acıyor. Bu savaşı yapanlar, bu ülkeyi bizlere kendi hayatlarını, hayallerini hiçe sayarak kazananların kemiklerini sızlattığımız için çok üzülüyorum.
    Dilerim en kısa zamanda gerçekten ülkesine ve değerlerine değer verenler bu meseleyi çözerler.
    Sevgiyle kal.

    YanıtlaSil
  3. bu haberi izlerken içim acıdı resmen çok üzüldüm asla o gemi satılmamalı...bence buna tarihimizi satmak denir...buda başımıza ilk defa gelecek bir şey değil ..paylaşım için teşekkürler

    YanıtlaSil
  4. Bir ihanet yarışıdır ki aldı başını gidiyor , kurucusuna sahip çıkamayan ,ihanet eden bir millet olduk çıktık:(

    YanıtlaSil
  5. yılmaz ozdıl ın bu yzısını okumamıstım

    sımdı burda okuyorum
    ve ben bu ınsanı ( yılmaz ozdıl ı )
    neden bu kadar cok sevıyorum
    bı kez daha teyıt edıyorum bu yazısıyla..

    YanıtlaSil
  6. yüce insan atamızı asla unutmayacağız ve unutturmayacağız.

    YanıtlaSil
  7. Canim benim, seyahatimla ilgili biraktigin yorumuna cok tesekkür ediyorum... Sevgilerimle,

    YanıtlaSil
  8. Bu güdüş nereye kadar.Hep söylerim karanlığın en koyu olduğu zaman aydınlığın en yakın olduğu zamandır..Ben ümidimi kesmedim.Mutlaka bu gidişe dur denilecek zaman yakındır...

    YanıtlaSil
  9. Sevgili arkadaşım, çok güzel yazmışsın bende bu konuda hakedilmeyecek olaylara lanetler okuyanlardan biriyim.. kahroluyorum.Hiç küfür etmezdim gazetemi okurken en ağır küfürleri eder oldum... Bir millet bu kadar aymaz, bu kadar sorgulamaz ve bir bu kadar sürü olabilir.Sürü bile doğru bildiğini yapar çoğunlukla..Yazmak isteyipte yazamadıklarım için çoğunlukla gözyaşlarımla isyan ediyorum.. Yılmaz Özdil'in kalemine hayran olmamak elde değil..Kocaman sevgiler buradakiler..

    YanıtlaSil
  10. İçim acıyor böyle şeyleri gördüğümde, duyduğumda. İnsanlar şaşırmış, insanlar umursamaz olmuş. Herkes kendi derdinde. Kimisi evini geçindirmeye bakıyor, kimisi nasıl insanları dolandıracağını planlıyor. Kimsenin umuru değil maalesef. Umuru olanlar da pasifize olmuş. Sadece üzülüyoruz.
    Gözlerimden yaşlar akıyor ülkenin halini gördükçe. Ne günlere geldik. Bizi yücelten insana teşekkür edeceğimize hafızalarımızdan silmeye çalışıyoruz. Çok yazık ve çok ayıp.

    YanıtlaSil
  11. ergül poyrazları mustafa balbayları sırf muhalefet diye içeri alıp susturanlar güya demokrasiden bahsedip ülkenin hiç bir döneminde olmadığı kadar mizaha sansür uygulatanlar sanata edebiyata karşı durup devlet opera ve bale binalarını hiçe sayanlar sanatçı diye lale mansur denilen şahısı köşke çıkartanlar bu ülkenin tarihini hiçe sayıp kendilerini o koltukta ömür boyu kalacaklarını mı sanıyorlar gün gelecek devran dönecek bizi iran yapamayacaklar yalaka medya servan nişanyan gibi elinde kanıtsız sözde ve politik ermeni soykırımı yalanlarını anlattırsınlar mustafa balbay içerde kızından ayrı aylarca sadece ifade vermek için beklesin bu ülkenin değerli kalp ve damar hastalıkları uzmanı doktoru sayın Haberalı hastalarından mahrum bıraksınlar onların demokrasisi bu. Bu ülke yıllardır cumhuriyetin başından beri bu tür savsatalarla bölünmeye çalışılıyor ama biz burdayız tek bayrak tek devlet tek dil onlar bizim kurucumuzun ATATÜRK'ÜMÜZÜN sözlerini türk topraklarından silmeye çalışsalar da " Ne Mutlu Türk'üm Diyene" BİZ BURDAYIZ

    YanıtlaSil
  12. MERHABA,BAKALIM BU GİDİŞE NASIL DUR DENİLECEK,SÖYLENECEK O KADAR ŞEY VAR Kİ!sevgiyle...

    YanıtlaSil
  13. Anlatılmayı bekleyen ne kadar çok şey var değil mi?

    YanıtlaSil

Yorum blogcuyu hep mutlu eder. Beni mutlu ettiğiniz için şimdiden teşekkürler...